Bugünkü sorunların sebebi enstitülerin kapatılmasıdır!
Törende konuşan Çifteler Köy Enstitüsü mezunu ve dernek onursal başkanı İlyas Küçükcan, köy enstitülerinin yalnızca eğitim kurumları olmadığını, aynı zamanda üretim, sağlık ve toplumsal dayanışmayı içeren çok yönlü yapılar olduğunu vurguladı. İlyaz Küçükcan, 17 Nisan 1940 tarihinde kurulan bu okulların, İkinci Dünya Savaşı’nın zorlu koşullarında dahi halkla birlikte, imece usulüyle ayakta kaldığını hatırlattı.
“Halk çocuklarına ilk kez öğrenim hakkı tanındı”
Köy enstitülerinin Atatürk’ün “yedi asırdır yok sayılan halk çocuklarına” ilk kez öğrenim hakkı tanıyan bir eğitim modeli olduğunu söyleyen Küçükcan, bu sistemin Hasan Âli Yücel ve İsmail Hakkı Tonguç’un öncülüğünde geliştirildiğini ve dünya çapında örnek gösterildiğini belirtti.
Eskişehir’in öncü rolü vurgulandı
Eskişehir’in köy enstitüsü tarihindeki özel konumuna da dikkat çeken Küçükcan, ilk eğitmen kursunun, ilk köy öğretmen okulunun ve ilk köy enstitüsünün Mahmudiye ve Hamidiye köylerinde kurulduğunu ifade etti. Çifteler Köy Enstitüsü’nün bugüne kadar 1.300 öğretmen, 800 eğitmen ve 200 sağlık memuru yetiştirerek Eskişehir, Afyon ve Kütahya çevresine büyük katkı sunduğunu hatırlattı.
Yeniden açılmalı
Köy enstitülerinin kapatılış sürecine de değinen Küçükcan, bu kurumların siyasi nedenlerle ve iç-dış güçlerin etkisiyle ortadan kaldırıldığını savundu. Küçükcan açıklamasını “Bilindiği gibi Köy Enstitüleri, köy çocuklarının ilkokul sonrası laik, bilimsel, demokratik yöntemlerde ve beş yıl süreyle öğrenim gördüğü eğitim kurumlarıydı. İkinci Dünya Savaşı'nın her yeri yakıp yıktığı yokluklar ortamında dengeli bir dağılımla yurdumuzun 21 yerinde halkla bütünleşmiş imece alanlarıydı. Köy Enstitüleri, toplumun eğitim, sağlık, barınma, beslenme ve üretim ilişkileri gibi çok yönlü gereksinimlerinden doğduğu için çok işlevsel olmuş, kalıcı hizmetlerini gerçekleştirmiştir. O nedenle kapatılışlarından 71 yıl geçtiği halde hala özlemle anılan kurumlar durumundadır. Köy Enstitülerinin yeniden açılışına bu gereksinimler ve ortamı açısından bakılmalıdır.” sözleriyle tamamladı.