sezerler

GÜNDEM 18.08.2024 - 17:42, Güncelleme: 24.12.2024 - 06:21
 

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, seçimlerin ardından ilk gazete röportajını Eskişehir Basın Medya’ya verdi.
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, seçimlerin ardından ilk gazete röportajını Eskişehir Basın Medya’ya verdi. Gazeteci Sedat Aydoğan’a çok önemli açıklamalarda bulunan Başkan Ünlüce, seçilmesinin ardından ortaya çıkan pek çok konuya dair merakı açıklamaları ile giderdi. Özellikle Yılmaz Büyükerşen’in belediye yönetimindeki etkisi ve yeri ile yeni dönemde belediye bürokrasisinin nasıl şekilleneceğine dair çok önemli açıklamalar yapan Ünlüce, gelecekte yapmayı düşündüğü projeleri de ayrıntılarıyla anlattı. Epeyce ses getirecek olan Ünlüce’nin Gazeteci Aydoğan’a yaptığı açıklamaları, Eskişehir Basın Medya 3 bölüm halinde okuyucularına aktaracak. BİRİNCİ BÖLÜM; “Engelleniyorum bahanelerine sığınmam”   + Sayın Başkan, seçimlerden bugüne önemli bir zaman dilimi geride kaldı. Büyükşehir Belediye Başkanlığı nasıl başladı, tempoya ve işlere alışabildiniz mi? Neredeyse 5 ay bitmek üzere. Bana diyorlardı, ‘5 yıl o kadar çabuk geçecek ki hiç anlayamayacaksın’ diye. Gerçekten de öyle olacak gibi gözüküyor. Hakikaten zaman hızlı geçiyor. Neden hızlı geçiyor? Çünkü belediye başkanlığı 7/24 devam ediyor. Şehir gerçekten yaşayan çok büyük bir organizma. Yani şehre kalbi, beyni, organları diye bakarsan, her gün bir yerinde bir şey çıkabiliyor. Oraya konsantre oluyorsun. Böyle dinamik bir yapının içinde de hakikaten zaman yok. Günler ve mevsimler çok hızlı geçiyor. Tabi bu sürece genel sekreterlikte çok hazırlandığımı düşünüyorum. O yüzden çok zorlandığımı söyleyemeyeceğim. Ama bazen birkaç şeyi kafamda kurguluyorum. Hani hiç genel sekreterlik dönemi olmasaydı, göreve ilk defa gelseydim. Öyle ya, personeli çok tanımıyorsun. Çalışma arkadaşlarını çok tanımıyorsun. Bütçe, işler, yatırımlar. Bir de o arada bir gelen gidenler, hayırlı olsun ziyaretleri ayrıca bir mesai gerektiriyor. O nedenle kendimi biraz bu açıdan şanslı buluyorum. Benim başkanlığım ‘nerede kalmıştık’ gibi bir şey oldu. Seçim döneminde de yeni projeler ürettik, hep belediyeyle ilgili konulara kafa yorduk. Gerek genel sekreterlik süreci, gerekse seçim dönemindeki deneyimlerim beni bu göreve hazırladı zaten. + Zorluklar tatlı bir telaşı da ortaya çıkarıyordur Ben zaten biraz öyle bir telaşı daha önce yaşamıştım. İlk genel sekreter olduğumda. Belediyede daha önce hukuk alanı dışında hiçbir iş yapmamıştım. Başka bir iş nasıl yapılır bilmiyordum. İlk başta çok bocaladım. Yol işlerinden birisi geliyor, parktan birisi geliyor, itfaiyeden birisi geliyor, hakikaten o kadar kapsamlı bir iş ki belediyecilik, böyle ucu bucağı yok, sonu yok gibi. Ama sonra, böyle bir noktadan sonra sevmeye başlıyorsunuz. Şehirde gezerken yollarda, caddelerde bir sürü sizin eseriniz olan şeyler görmeye başlıyorsunuz. Ekip arkadaşlarımızla hayata geçirdiğimiz işleri görmek gerçekten çok keyifli. Hizmeti çok seviyorum. + Şehirde gezerken vatandaşın ilgisi sürüyor olmalı. Vatandaşın ilgisi devam ediyor. O ilginin canlı kalması da çok güzel. Zaten ilk başladığında öyle düşünmüştüm. İlk adaylık sürecinden itibaren sahada çok güzel bir ilgi ve teveccüh vardı. Tabi bu çok çabuk bitebilir; bu heyecanlar, enerjiler… Biliyorsunuz, çok göz önündeyiz. Sosyal medya diye bir şey var. Ama her şey çok güzel devam ediyor. Ben de hep sahada olmaya önem veriyorum. Hala pazar gezileri, esnaf gezileri, ziyaretler var. Onlar hep devam etsin istiyorum ki o ilişki o heyecan hiç bitmesin,  hiç eksilmesin. Çünkü ben de çok besleniyorum o heyecandan, benim gibi şehrin de beslenmesini istiyorum. + Göreve gelmeden önce bir vizyon toplantısı düzenleyip görev süresince yapmak istediklerinizi ya da yapacaklarınızı vaat etmiştiniz. Sonunda da ‘yapamazsam eğer benden hesap sorun’ diye bir de sözünüz var. O vaatlere ilişkin çalışmalar hangi boyutta, nereden başladınız, neredesiniz ve nereye doğru gidiyor? Hepsi yetişecek mi? Ya da çeşitli nedenlerden dolayı bir başka döneme kalacak işler var mı? Bizim 70’ten fazla projemiz var. Bazıları daha küçük, daha kısa sürede yapılabilecek, bazıları da 5 yıla yayılarak yapılabilecek projeler. Bunlarla ilgili seçimden sonraki ilk yaptığım strateji toplantılarında planlamaları yaptık ve projelerimizi yıllara göre ayarladık. Hangisine bu sene, hangisine 2025’te, 26’da başlayacağımıza karar verdik. Bunların bütün planlamaları önümüzde. 2 ayda bitebilecek olanlar var. 2 yılda bitecek olanlar var. 5 yıla yayılacak olanlar var. Ben isterim ki bunların hiçbiri 5 yıl sonrasına kalmasın. Zaten hepsine bir şekilde başlamış olacağız. Seçim döneminde hep söylediğim bir şey vardı, ‘Vaatlerim yapılamayacak, uçuk kaçık projeler olmayacak’ diye. Fantezi peşinde koşulacak hiçbir proje söylemedim. Hepsi ayakları yere basan, yapılabilecek projeler. + Çeşitli sebeplerden dolayı içlerinde yine de yapılamayacak olanlar çıkacak mı? Öngörünüz nedir? Vaat ettiğim projelerin yapılmasında çok sıkıntı görmüyorum. İşte tasarruf tedbirleri çıktı, SGK borçlarıyla ilgili bir süreçler yaşıyoruz ama hizmet anlamında bunlar bahane mi? Zaten o kadar tasarruflu yaşamaya alışmışız ki tasarruf tedbirlerinde bizim işlerimizi etkileyecek çok bir şey bulamadım işin açıkçası. Çoğu şeyi kendimiz üretmeye önem veririz. Bizim orada üzüldüğümüz sosyal yardım ve hizmet binalarına engel koymaları, yaptırmamaları oldu. Halkımıza böyle birebir dokunabildiğiniz kreştir, yurttur, kent lokantalarıdır ya da yaşlı bakımevleridir; bunlarla ilgili 3 yıl bina yapamazsın, kiralayamazsın dediler. Ama sonuçta biz hiçbir zaman böyle şikayet edip işte ‘engellendik’ diyen bir belediye değiliz. Şu oldu, bu oldu gibi diyen bir belediye değiliz. Bunlara rağmen hep bir yol yürüdük. Ben de bunun bir kısmında Yılmaz Hoca'ya eşlik etmiş birisi olarak ve bundan sonra da aynı şekilde o yolu yürüyecek birisi olarak söyleyeyim; Bu süreçte hiçbir şeyi engel gibi görmeyeceğiz. Hiçbir zaman bunların arkasına sığınmayacağız. İşte ‘şu çıktı da o yüzden yapamadık. Bu çıktı da o yüzden yapamadık’ demeyeceğiz. Ama mutlaka mevzuat çıkar, genelgeler çıkar, kanunlara uygun hareket etmeyi de bileceğiz. Ben bir hukuk insanıyım her şeyden önce. + Bu noktada hemen sormak istiyorum. Eskişehir’de ‘engelleniyorum’ siyaseti çok meşhurdur. ‘Engellendik, engelleniyoruz, o yüzden yapamıyoruz’ gibi sözler sıkça sarf edilir. Anladığım kadarıyla bu tür söylemler sizin döneminizde olmayacak. Elbette ki bu mevzuatla ilgili sıkıntılar yaşayıp yapamayacağımız belki şeyler olacaktır. Ama hizmetlerimizin büyük bir bölümünü çok önemli ölçüde yapacağımıza inanıyorum. + Son günlerde Büyükşehir Belediyesini özellikle asfalt çalışmalarında çok diri görüyoruz, canlı görüyoruz. Kenar semtlerde de bu konuda bir memnuniyet var. Şehrin sathını yenileceksiniz gibi duruyor. Evet, yol çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Bir de özellikle gece çalışmaya çok önem verdik. Vatandaşımızın da memnuniyeti için. Hatta o kadar güzel tepkiler alıyoruz ki çokta mutlu oluyorum. Bizim çalışma arkadaşlarımız için de iyi oluyor. Bu sene inanılmaz sıcaklar oldu. Daha serin olan gece saatlerinde çalışmaktan arkadaşlarımız da çok memnun ve teknik olarak da bunun daha iyi olduğunu söylüyorlar. Eylül sonuna kadar mevsim şartları izin verdiği ölçüde şehrimizi yenileyeceğiz. Şehre bir kadın eli değdiği belli olsun. Parklarımızı dolaşıyoruz. Parklarımız çok güzel biliyorsunuz ama daha güzel nasıl yapabiliriz, ona bakıyoruz. Parklarımız daha çok bizim rekreasyon, dinlenme alanlarımız. Son zamanlarda gerek şehrimizde gerek ülkemizde yaşanan şiddet olaylarından ve biraz da olimpiyatlarda aldığımız sonuçları aramızda değerlendirdikten sonra gençlerimizi, çocuklarımızı spora daha çok yöneltmeliyiz diye düşündük. Şimdi parklarımızda spor aktivitelerini çok daha geliştirebileceğimiz alanlar yaratmaya çalışıyoruz. Bütün parklarımızın aynı zamanda spor da yapılabilen spor alanlarını da üretebilen yerler haline dönüştürmeye çalışıyoruz. Dediğim gibi, dokunuşlarda güzelleştirmeye çalışıyoruz. + O zaman yeni parklar geliyor. Yeni parklarımız yolda. Büyük park olarak en başta çok yakında açılışını yapacağımız daha çok emekliler ve belli bir yaş grubunun üzeri için düşündüğümüz, hatta vaatlerimizde “Aktif Yaşam Parkı” olarak yer alan olan bir parkımız var. Yaşam Parkı olarak hayata geçireceğiz. Çok kısa sürede birkaç aylık bir süreçte orayı toparlıyoruz. Hemen ardından da Odunpazarı bölgemizde Karapınar parkımız var. Atıl çok kullanılmayan bir yer. O parkı yenileyip tekrar şehir hayatına sunmayı planlıyoruz. Yine Tusaş’ın ön tarafını da yeşil alan gibi değerlendirerek büyük parklardan birisi haline getireceğiz. 2. BÖLÜM YARIN!    
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, seçimlerin ardından ilk gazete röportajını Eskişehir Basın Medya’ya verdi.

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, seçimlerin ardından ilk gazete röportajını Eskişehir Basın Medya’ya verdi. Gazeteci Sedat Aydoğan’a çok önemli açıklamalarda bulunan Başkan Ünlüce, seçilmesinin ardından ortaya çıkan pek çok konuya dair merakı açıklamaları ile giderdi.

Özellikle Yılmaz Büyükerşen’in belediye yönetimindeki etkisi ve yeri ile yeni dönemde belediye bürokrasisinin nasıl şekilleneceğine dair çok önemli açıklamalar yapan Ünlüce, gelecekte yapmayı düşündüğü projeleri de ayrıntılarıyla anlattı.

Epeyce ses getirecek olan Ünlüce’nin Gazeteci Aydoğan’a yaptığı açıklamaları, Eskişehir Basın Medya 3 bölüm halinde okuyucularına aktaracak.

BİRİNCİ BÖLÜM;

“Engelleniyorum bahanelerine sığınmam”

 

+ Sayın Başkan, seçimlerden bugüne önemli bir zaman dilimi geride kaldı. Büyükşehir Belediye Başkanlığı nasıl başladı, tempoya ve işlere alışabildiniz mi?

Neredeyse 5 ay bitmek üzere. Bana diyorlardı, ‘5 yıl o kadar çabuk geçecek ki hiç anlayamayacaksın’ diye. Gerçekten de öyle olacak gibi gözüküyor. Hakikaten zaman hızlı geçiyor. Neden hızlı geçiyor? Çünkü belediye başkanlığı 7/24 devam ediyor. Şehir gerçekten yaşayan çok büyük bir organizma. Yani şehre kalbi, beyni, organları diye bakarsan, her gün bir yerinde bir şey çıkabiliyor. Oraya konsantre oluyorsun. Böyle dinamik bir yapının içinde de hakikaten zaman yok. Günler ve mevsimler çok hızlı geçiyor.

Tabi bu sürece genel sekreterlikte çok hazırlandığımı düşünüyorum. O yüzden çok zorlandığımı söyleyemeyeceğim. Ama bazen birkaç şeyi kafamda kurguluyorum. Hani hiç genel sekreterlik dönemi olmasaydı, göreve ilk defa gelseydim. Öyle ya, personeli çok tanımıyorsun. Çalışma arkadaşlarını çok tanımıyorsun. Bütçe, işler, yatırımlar. Bir de o arada bir gelen gidenler, hayırlı olsun ziyaretleri ayrıca bir mesai gerektiriyor. O nedenle kendimi biraz bu açıdan şanslı buluyorum. Benim başkanlığım ‘nerede kalmıştık’ gibi bir şey oldu. Seçim döneminde de yeni projeler ürettik, hep belediyeyle ilgili konulara kafa yorduk. Gerek genel sekreterlik süreci, gerekse seçim dönemindeki deneyimlerim beni bu göreve hazırladı zaten.

+ Zorluklar tatlı bir telaşı da ortaya çıkarıyordur

Ben zaten biraz öyle bir telaşı daha önce yaşamıştım. İlk genel sekreter olduğumda. Belediyede daha önce hukuk alanı dışında hiçbir iş yapmamıştım. Başka bir iş nasıl yapılır bilmiyordum. İlk başta çok bocaladım. Yol işlerinden birisi geliyor, parktan birisi geliyor, itfaiyeden birisi geliyor, hakikaten o kadar kapsamlı bir iş ki belediyecilik, böyle ucu bucağı yok, sonu yok gibi. Ama sonra, böyle bir noktadan sonra sevmeye başlıyorsunuz. Şehirde gezerken yollarda, caddelerde bir sürü sizin eseriniz olan şeyler görmeye başlıyorsunuz. Ekip arkadaşlarımızla hayata geçirdiğimiz işleri görmek gerçekten çok keyifli. Hizmeti çok seviyorum.

+ Şehirde gezerken vatandaşın ilgisi sürüyor olmalı.

Vatandaşın ilgisi devam ediyor. O ilginin canlı kalması da çok güzel. Zaten ilk başladığında öyle düşünmüştüm. İlk adaylık sürecinden itibaren sahada çok güzel bir ilgi ve teveccüh vardı. Tabi bu çok çabuk bitebilir; bu heyecanlar, enerjiler… Biliyorsunuz, çok göz önündeyiz. Sosyal medya diye bir şey var. Ama her şey çok güzel devam ediyor. Ben de hep sahada olmaya önem veriyorum. Hala pazar gezileri, esnaf gezileri, ziyaretler var. Onlar hep devam etsin istiyorum ki o ilişki o heyecan hiç bitmesin,  hiç eksilmesin. Çünkü ben de çok besleniyorum o heyecandan, benim gibi şehrin de beslenmesini istiyorum.

+ Göreve gelmeden önce bir vizyon toplantısı düzenleyip görev süresince yapmak istediklerinizi ya da yapacaklarınızı vaat etmiştiniz. Sonunda da ‘yapamazsam eğer benden hesap sorun’ diye bir de sözünüz var. O vaatlere ilişkin çalışmalar hangi boyutta, nereden başladınız, neredesiniz ve nereye doğru gidiyor? Hepsi yetişecek mi? Ya da çeşitli nedenlerden dolayı bir başka döneme kalacak işler var mı?

Bizim 70’ten fazla projemiz var. Bazıları daha küçük, daha kısa sürede yapılabilecek, bazıları da 5 yıla yayılarak yapılabilecek projeler. Bunlarla ilgili seçimden sonraki ilk yaptığım strateji toplantılarında planlamaları yaptık ve projelerimizi yıllara göre ayarladık. Hangisine bu sene, hangisine 2025’te, 26’da başlayacağımıza karar verdik. Bunların bütün planlamaları önümüzde. 2 ayda bitebilecek olanlar var. 2 yılda bitecek olanlar var. 5 yıla yayılacak olanlar var. Ben isterim ki bunların hiçbiri 5 yıl sonrasına kalmasın. Zaten hepsine bir şekilde başlamış olacağız. Seçim döneminde hep söylediğim bir şey vardı, ‘Vaatlerim yapılamayacak, uçuk kaçık projeler olmayacak’ diye. Fantezi peşinde koşulacak hiçbir proje söylemedim. Hepsi ayakları yere basan, yapılabilecek projeler.

+ Çeşitli sebeplerden dolayı içlerinde yine de yapılamayacak olanlar çıkacak mı? Öngörünüz nedir?

Vaat ettiğim projelerin yapılmasında çok sıkıntı görmüyorum. İşte tasarruf tedbirleri çıktı, SGK borçlarıyla ilgili bir süreçler yaşıyoruz ama hizmet anlamında bunlar bahane mi? Zaten o kadar tasarruflu yaşamaya alışmışız ki tasarruf tedbirlerinde bizim işlerimizi etkileyecek çok bir şey bulamadım işin açıkçası. Çoğu şeyi kendimiz üretmeye önem veririz. Bizim orada üzüldüğümüz sosyal yardım ve hizmet binalarına engel koymaları, yaptırmamaları oldu. Halkımıza böyle birebir dokunabildiğiniz kreştir, yurttur, kent lokantalarıdır ya da yaşlı bakımevleridir; bunlarla ilgili 3 yıl bina yapamazsın, kiralayamazsın dediler. Ama sonuçta biz hiçbir zaman böyle şikayet edip işte ‘engellendik’ diyen bir belediye değiliz. Şu oldu, bu oldu gibi diyen bir belediye değiliz. Bunlara rağmen hep bir yol yürüdük. Ben de bunun bir kısmında Yılmaz Hoca'ya eşlik etmiş birisi olarak ve bundan sonra da aynı şekilde o yolu yürüyecek birisi olarak söyleyeyim; Bu süreçte hiçbir şeyi engel gibi görmeyeceğiz. Hiçbir zaman bunların arkasına sığınmayacağız. İşte ‘şu çıktı da o yüzden yapamadık. Bu çıktı da o yüzden yapamadık’ demeyeceğiz. Ama mutlaka mevzuat çıkar, genelgeler çıkar, kanunlara uygun hareket etmeyi de bileceğiz. Ben bir hukuk insanıyım her şeyden önce.

+ Bu noktada hemen sormak istiyorum. Eskişehir’de ‘engelleniyorum’ siyaseti çok meşhurdur. ‘Engellendik, engelleniyoruz, o yüzden yapamıyoruz’ gibi sözler sıkça sarf edilir. Anladığım kadarıyla bu tür söylemler sizin döneminizde olmayacak.

Elbette ki bu mevzuatla ilgili sıkıntılar yaşayıp yapamayacağımız belki şeyler olacaktır. Ama hizmetlerimizin büyük bir bölümünü çok önemli ölçüde yapacağımıza inanıyorum.

+ Son günlerde Büyükşehir Belediyesini özellikle asfalt çalışmalarında çok diri görüyoruz, canlı görüyoruz. Kenar semtlerde de bu konuda bir memnuniyet var. Şehrin sathını yenileceksiniz gibi duruyor.

Evet, yol çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Bir de özellikle gece çalışmaya çok önem verdik. Vatandaşımızın da memnuniyeti için. Hatta o kadar güzel tepkiler alıyoruz ki çokta mutlu oluyorum. Bizim çalışma arkadaşlarımız için de iyi oluyor. Bu sene inanılmaz sıcaklar oldu. Daha serin olan gece saatlerinde çalışmaktan arkadaşlarımız da çok memnun ve teknik olarak da bunun daha iyi olduğunu söylüyorlar. Eylül sonuna kadar mevsim şartları izin verdiği ölçüde şehrimizi yenileyeceğiz. Şehre bir kadın eli değdiği belli olsun. Parklarımızı dolaşıyoruz. Parklarımız çok güzel biliyorsunuz ama daha güzel nasıl yapabiliriz, ona bakıyoruz. Parklarımız daha çok bizim rekreasyon, dinlenme alanlarımız. Son zamanlarda gerek şehrimizde gerek ülkemizde yaşanan şiddet olaylarından ve biraz da olimpiyatlarda aldığımız sonuçları aramızda değerlendirdikten sonra gençlerimizi, çocuklarımızı spora daha çok yöneltmeliyiz diye düşündük. Şimdi parklarımızda spor aktivitelerini çok daha geliştirebileceğimiz alanlar yaratmaya çalışıyoruz. Bütün parklarımızın aynı zamanda spor da yapılabilen spor alanlarını da üretebilen yerler haline dönüştürmeye çalışıyoruz. Dediğim gibi, dokunuşlarda güzelleştirmeye çalışıyoruz.

+ O zaman yeni parklar geliyor.

Yeni parklarımız yolda. Büyük park olarak en başta çok yakında açılışını yapacağımız daha çok emekliler ve belli bir yaş grubunun üzeri için düşündüğümüz, hatta vaatlerimizde “Aktif Yaşam Parkı” olarak yer alan olan bir parkımız var. Yaşam Parkı olarak hayata geçireceğiz. Çok kısa sürede birkaç aylık bir süreçte orayı toparlıyoruz. Hemen ardından da Odunpazarı bölgemizde Karapınar parkımız var. Atıl çok kullanılmayan bir yer. O parkı yenileyip tekrar şehir hayatına sunmayı planlıyoruz. Yine Tusaş’ın ön tarafını da yeşil alan gibi değerlendirerek büyük parklardan birisi haline getireceğiz.

2. BÖLÜM YARIN!

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve bsnmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.