Bir meczubun yaptığı kabul edilmez bir saldırıda değilim.
Saçma sapan bir saldırının bunca büyütülmesi tarafında değilim.
Belediye yetkililerinin olanı biteni seyretmesi tarafında değilim.
Tüm bunlar her kentte olabilecek, bugüne kadar yaşanmış, bundan sonra da olabilecek münferit olaylardan başkası değildir!
Ben olay sonrası yaşananlar kısmıyla daha çok ilgileniyorum…
Ki şehir politikalarına direkt etki eden ve belki de bundan sonra etmeye devam edecek gelişmelerin ortaya çıkmasıyla ilgileniyorum.
+++
Anlatalım…
Menfur saldırı sonrası CHP kanadı adeta sazı alıp, şehrin cumhuriyetçi, demokratik, Atatürkçü ve huzur yanına dikkat kesildi.
Yapılan saldırının şehrin ve toplumun bu değerlerine yapıldığı algısını çok iyi yönetti.
İl Başkanı Talat Yalaz, sabahtan diğer sabaha varan etkinlikler düzenledi, nöbet organize etti ve neredeyse her saat başı bir açıklama yayımladı.
Etrafında pek çok taraftar topladı!
İşin aslını söylersek, şehrin büyük bir kesiminin desteğini de arkasına aldı.
Öncelikle Başkan Yalaz’ın siyaseten ortaya koyduğu bu başarıyı tebrik edelim.
Zira Başkan Yalaz’ın Eskişehirliyi arkasına alan her adımı, siyasi sonuçlar doğuruyor, bu sonuçlar en çok CHP’nin şehirdeki en büyük rakibi AK Parti aleyhine işliyordu!
+++
Bu noktada AK Parti’nin nerede duracağını merak etmeye başladık ki;
Odunpazarı İlçe Başkanı Engin Vural’ın daha ilk dakikadan olayı kınaması, AK Parti’yi bu olaydan ilk anda bir nebze sıyırmaya yetti.
Ayrıca Başkan Vural’ın söylemlerinden son derece samimi olduğunu da bilenlerdeniz…
Amma velakin, gün akmaya gelişmeler yaşanmaya devam ettikçe parti kurmaylarında yaşanan sessizlik CHP’nin yarattığı algıyı AK Parti üzerine yıkmaya devam etti.
Özellikle 3 milletvekilinin de saldırıya dair tek bir kelam etmemesi, CHP’yi haklı çıkarmaya devam ediyordu…
Neyse ki akşam saatlerinde İl Başkanı Gürhan Albayrak’tan bir açıklama geldi.
Hatta öyle bir açıklama yaptı ki Albayrak, hem CHP kanadından ortaya çıkarılan algıyı kesti hem de yaşanan olayda belediyenin de suçu olduğunu ifade ederek yeniden dengeleri sağladı!
Sonrasında her iki il başkanı arasında yaşana polemik de rutin siyasi gelişmelerden ibaret kalmaya başladı.
Ancaaaak!
Yaşanan saldırı sonrası CHP hücumunun Başkan Albayrak tarafından bir şekilde bertaraf edilmesi yetti mi?
Kuşkusuz yetmedi!
Yazımızın başında da söylediğimiz gibi, gelecek dönemde CHP’nin sürekli AK Parti’nin önüne koyacağı gelişmeler yaşandı!
Olayı unutturmayacak adımlar ise ne yazık ki, “Kendilerini AK Partili olarak tanıtan isimlerin, saldırgana sahip çıkan, şeriat çağrısını destekleyen, şehre tehditler savuran, kişileri direk hedef alarak korkutanların sosyal medyadaki çıkışları ile ortaya çıktı!”
Bu kişilerin de yine bazı basın medya kuruluşları tarafından yine “AK Partili oldukları” nedeniyle de parlatılması çabaları da, sözünü ettiğim isimlerin saldırgan, ipe sapa gelmez, tehditkâr söylemlerini maalesef ki meşrulaştırdı.
İşte bu yüzden, AK Parti kanadı her zaman önlerine konacak şeriat destekçisi söylemler ve tehditlerle baş başa bırakıldı.
+++
O halde…
AK Parti tarafına bu tür olaylar karşısında sadece “ilmül siyaset yapmak” yetmiyor!
Siyasetin, şehrin algısının yönetimi konusunun desteklenmesinde kendilerine önemli bir ödev çıkıyor!
AK Parti kanadının asıl düşünmesi, üzerinde durması, gidermesi gereken en büyük eksiği budur!
Eğer önümüzdeki günlerde bu noksanın giderilmesi noktasında sağlam ve çözüm getirecek adımlar atılmazsa, maalesef ki AK Parti bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da CHP’nin yarattığı siyasi algıların kurbanı olmaya devam edecektir…
Dünkü olay gibi, bir meczubun alkolün tesiriyle yaptığı münferit bir saldırı olayı gibi nice olaydan kalesinde çokça goller görmeye devam edecektir.
Kendilerine bir uyarı yapıp, tarihe not düşelim istedik…