Aslı astarı olmayan iddialarla Kaplan’a dair bir yıpratma çalışması yürütülüyor. Hem ortaya çıkan bilgiler hem de Kaplan’ın basın toplantısı düzenleyerek söyledikleri ile tüm iddiaların asılsız olduğu ortaya çıkmasına rağmen yapılıyor! Tüm bunlar ilk değil, geçmişte yaşanmış pek çok örneği olan olaylar. İddia sahipleri geçmişte iddialarını ispatla mükellefti. Şimdilerde öyle değil! Ortada sistematik biçimde yapılmaya çalışılan bir yıpratma operasyonu var! Yaşananlar yargıya taşınmış durumda. Mutlaka yüce yargı konuyla yakından ilgilenecektir. O yüzdem yorum yapma hakkımızın olmadığını daha önceki yazımızda dile getirmiştik. Bu yazıda farklı bir noktaya dikkat çekmek istiyoruz. Sorumuz şu; “Bir bürokrat hakkında doğru olmadığı ortaya çıkan iddialarla ilgili ısrarla yayınlar neden yapılır?” Öyle ya, ortada akılla, mantıkla bağdaşmayan bir çalışma var. Bu nedenle tüm bu yapılanların farklı amaçlar taşıdığı sonucuna kolayca ulaşabiliyoruz. Hele hele son zamanlarda konuyla ilgili Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’nin de kışkırtılmaya çalışıldığını gördükçe bazı taşlar net biçimde yerine oturuyor. Başkan Ünlüce’yle birlikte aynı kışkırtmalara Yılmaz Büyükerşen’in de özellikle katılmaya çalışılması da cabası! Anlayacağız; Ortada gazetecilik adına değil, farklı hedefler için yapılmış çalışma olduğu çok açık. Peki, bu hedefler ne olabilir? Asıl amacın ne olduğunu, bu işleri yakından bilen, ilgilenen herkes çok kolay biçimde çözecektir. Aynı sonuçları zannediyoruz ki, Başkan Ünlüce de kolayca bulacaktır. Dahası Sayın Ünlüce’nin yönettiği belediye için kurulan bu tuzaklara düşeceğini de hiç sanmıyoruz. Ki; Söz konusu iddialar da artık zaten hem inandırıcılığını hem de ciddiyetini çoktan kaybetmiş, başka amaçlara hizmet ettiği de gün gibi ortaya çıkmıştır…