‘Operasyon’ diyoruz…
Çünkü gelişmelere baktığımızda ortada kasıtlı kışkırtmaların olduğu izlenimine kolayca varıyoruz!
Maalesef ki pek çok kişi de bu algıya bilerek çoğu da bilmeyerek destek veriyor!
+++
Mesele billboardların yeniden tahsisini içeriyor.
Yürürlükteki ihalenin iptal edilmesiyle ortaya çıkan yeni ihale sürecine ilişkin beklentilerden ibaret.
İstenen şu;
“Tepebaşı Belediyesi, iptal ettiği ve yeniden ihaleye çıkacağı billboardların işletilmesini hemen Eskişehirspor’a vermeli!”
İstenen bu ama doğru olanı bu mu?
Asıl önemli olan soru bu.
Doğru olmadığını ima eden bir konuşma yapıyor Atilay Dalgıç!
Vay sen misin öyle diyen!
Hakaretin biri bin para.
Tehditler havada uçuşuyor.
Bir anda atılan binlerce tweetle Atilay Dalgıç, tüm kentin önüne atılıveriyor!
Nedendir bilmem, Odunpazarı Belediyesi, akaryakıt istasyonunu kulübün elinden alırken, “Yasal değil” diyerek bir daha da kulübe vermezken, bu sayede kulüp çok büyük bir gelirden olurken kimseden çıkmayan sesler, bugün Atilay Dalgıç’a çıkmaya başlıyor!
+++
Devam edelim.
Kimin kusurlu olduğuna siz karar verin.
Birincisi, söz konusu billboardların işletmeye verilmesinin yasal olarak yolları belli!
“Belediye, ihaleye çıkacak, konuyla ilgili yeterli firmaları ihaleye davet edecek, belirlediği süre kadar da en çok fiyatı veren firmaya billboardların işletme hakkını devredecek!”
Bunun dışında atılacak her adım, özel muamele, kayırmacılık, ihalesiz devretme tamamen suçtur.
Hem de çok büyük bir suçtur.
Böyle bir kararı veren meclis de, meclis üyeleri de yapılacak herhangi bir bakanlık ya da müfettiş sorgulaması sonrasında adliyenin yollarını görebilir hatta ceza da alabilir.
Bu nedenle kimse yasal olmayan bir yola Eskişehirspor için de olsa girmez, giremez!
Doğru olanı da zaten girmemesidir…
Şimdi ortada böylesine bir gerçek varken suçlu kim?
Atilay Dalgıç!
Hem de hakaretlere, tehditlere, şantajlara varan söylemlerle!
+++
Şimdi madalyonu ters çevirelim, sorular soralım.
Billboardlara talip olan ve aktarılması istenen kurum hangisi?
Eskişehirspor…
Peki, Eskişehirspor’un ticari bir kişiliği var mı?
Yok.
Dernek statüsünde hala yol yürümeye devam ediyor.
O halde Eskişehirspor söz konusu ihaleye nasıl girebilir, hangi kimliğiyle teklif verebilir ve söz konusu billboardları işleteceğine dair hangi garantileri verebilir?
Elbette hiç birisini yapamaz.
Buna rağmen billboardların kulübe devredilmesi, kulübün de taşeronluk yaparak işletme hakkını başka bir firmaya vermesi isteniyor!
Yok artık!
+++
O halde yapılması gereken, söylenmesi gereken de bizim yıllardır anlattığımız kapıya çıkmıyor mu?
Amatör ligden çıkabilmek için son 2 yılda sağdan soldan bulduğu 100 milyondan fazla para harcayan bu kulübün artık şirketleşmesi gerekmiyor mu?
Şirketleştikten sonra kendi gelir kaynaklarını yaratacak adımlar atması gerekmiyor mu?
Billboard işletmeciliğinden, otoparka, akaryakıt istasyonundan, kafe, restoran, otel işletebilecek yeterliliğe bürünmesi gerekmiyor mu?
Eskişehirspor’un bu sayede kimseye muhtaç olmadan büyümesi ve başarılar kazanması gerekmiyor mu?
Elbette öyle gerekiyor…
Gerekiyor ama nedense suçlu billboard vermeye sıcak bakmayan hatta “Bunu yapmak suçtur” demeye bile çekinen Atilay Dalgıç oluyor öyle mi?
Hadi oradan…