sezerler
Sedat Aydoğan
Köşe Yazarı
Sedat Aydoğan
 

BUGÜN MASAL ANLATASIM TUTTU!

Bir varmış, bir yokmuş! Evvel zaman içinde, kalbur zaman içinde çok güçlü bir kral varmış. Kralın dediği dedik, çaldığı düdükmüş. Ondan habersiz o ülkede ne yaprak kımıldayabilir ne de herhangi bir şeye karar verilebilirmiş. O ne isterse o olur, tek bir kişi bile kararlarını sorgulayamazmış. “Yanlış yapıyorsunuz kralım” bile denilmiyor, demeye kalkanlar kralın hışmından nasibini alıyormuş. Bu nedenle pek çok kişi kralın yanından uzaklaşmış! Uzaklaşınca kralın etrafını bir anda “Kralım çok yaşa” diyen bir ton yalaka tayfası anında sarmış. Kral hapşırsa, “Biz ölelim sen çok yaşa” diyen bu tayfa aradan geçen yıllarda saraya iyice yayılmış. Sarayın her köşesini tutup, kendilerine yeni küçük kraliyetler kurmuşlar. Yeni kralcıklar da sarayın içinde kendi işlerini çevirmeye başlamışlar. İşin daha da kötü tarafı, eskiden krala “yanlış yapıyorsun” denilemezken, kralcıklara da artık bu laf edilemez olmuş. Sarayın her tarafı keyif yapan kral ve kralcıklarla dolup taşmış. Taşmış ama halk da dışarıda hizmet almak için boşuna beklemeye başlamış. +++ Elbette ki, her kraliyetin olduğu gibi bu kral ve kralcıkların da sonu gelmiş. Kral, sarayı terk etmemek için çok direnmiş. Ama her masalda olduğu gibi bu masalda da kralın artık saraydan ayrılma zamanı gelmiş. Gelmiş de saraydaki kralcıkları da almış bir telaş. “Kral gittiyse bizde mi gideceğiz?” diye birbirlerine sormaya başlamışlar. Ama yine o malum sondan kaçamamışlar. Her bir kralcık da saraydan taşınmaya başlamış. O lüks, keyif dolu günleri tek tek bitmeye başlamış. Gelin görün ki, gözleri hâla sarayda olanlar her fırsatta, sarayın içine nifak sokmaktan da geri kalmıyormuş. Şimdikilerin de eski kralcıkları gibi kendisine itaat etmeye devam etmelerini istiyormuş. Hem istiyormuş hem de o günlerin kralcıkları da eski krallarını dışarıdan alkışlamaya da devam ediyormuş! +++ İşte o ülkede günler böyle devam ediyormuş. Ediyormuş ama yine her masalda olduğu gibi o masalın sonu da yine mutlu sona doğru gitmeye başlamış. Halk ve sarayın birlikte mutlu olduğu, bir arada yaşamaktan musmutlu olduğu bir ülke ortaya çıkıvermiş. Ve bu masal da böylece burada bitivermiş. O zaman onlar ermiş muradına bir çıkalım kerevetine!
Ekleme Tarihi: 22 Nisan 2025 - Salı
Sedat Aydoğan

BUGÜN MASAL ANLATASIM TUTTU!

Bir varmış, bir yokmuş!

Evvel zaman içinde, kalbur zaman içinde çok güçlü bir kral varmış.

Kralın dediği dedik, çaldığı düdükmüş.

Ondan habersiz o ülkede ne yaprak kımıldayabilir ne de herhangi bir şeye karar verilebilirmiş.

O ne isterse o olur, tek bir kişi bile kararlarını sorgulayamazmış.

“Yanlış yapıyorsunuz kralım” bile denilmiyor, demeye kalkanlar kralın hışmından nasibini alıyormuş.

Bu nedenle pek çok kişi kralın yanından uzaklaşmış!

Uzaklaşınca kralın etrafını bir anda “Kralım çok yaşa” diyen bir ton yalaka tayfası anında sarmış.

Kral hapşırsa, “Biz ölelim sen çok yaşa” diyen bu tayfa aradan geçen yıllarda saraya iyice yayılmış.

Sarayın her köşesini tutup, kendilerine yeni küçük kraliyetler kurmuşlar.

Yeni kralcıklar da sarayın içinde kendi işlerini çevirmeye başlamışlar.

İşin daha da kötü tarafı, eskiden krala “yanlış yapıyorsun” denilemezken, kralcıklara da artık bu laf edilemez olmuş.

Sarayın her tarafı keyif yapan kral ve kralcıklarla dolup taşmış.

Taşmış ama halk da dışarıda hizmet almak için boşuna beklemeye başlamış.

+++

Elbette ki, her kraliyetin olduğu gibi bu kral ve kralcıkların da sonu gelmiş.

Kral, sarayı terk etmemek için çok direnmiş.

Ama her masalda olduğu gibi bu masalda da kralın artık saraydan ayrılma zamanı gelmiş.

Gelmiş de saraydaki kralcıkları da almış bir telaş.

“Kral gittiyse bizde mi gideceğiz?” diye birbirlerine sormaya başlamışlar.

Ama yine o malum sondan kaçamamışlar.

Her bir kralcık da saraydan taşınmaya başlamış.

O lüks, keyif dolu günleri tek tek bitmeye başlamış.

Gelin görün ki, gözleri hâla sarayda olanlar her fırsatta, sarayın içine nifak sokmaktan da geri kalmıyormuş.

Şimdikilerin de eski kralcıkları gibi kendisine itaat etmeye devam etmelerini istiyormuş.

Hem istiyormuş hem de o günlerin kralcıkları da eski krallarını dışarıdan alkışlamaya da devam ediyormuş!

+++

İşte o ülkede günler böyle devam ediyormuş.

Ediyormuş ama yine her masalda olduğu gibi o masalın sonu da yine mutlu sona doğru gitmeye başlamış.

Halk ve sarayın birlikte mutlu olduğu, bir arada yaşamaktan musmutlu olduğu bir ülke ortaya çıkıvermiş.

Ve bu masal da böylece burada bitivermiş.

O zaman onlar ermiş muradına bir çıkalım kerevetine!

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve bsnmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.